15 Ocak 2012 Pazar

Sessizliği Seviyoruz


-Bir şey içer misiniz?
-Çayınız varsa içerim. Teşekkür ederim.

Sohbetin başlaması için her şey hazırdı. Çaylar geldi, ilk yudumlar alındı ve sigaralardan ilk nefes…
Ama her şey daha da sessizleşti. Radyoda çalan şarkı, çakmak, fısıltılar, mırıldanmalar o denli sessizleşti ki iki insanın da aylardır beklediği şu an ve şu sohbet sessizlikle örtüldü.
Nasılsın sorusunun gereksizliği mi havalardan söz etmenin anlamsızlığı mı yoksa birbirlerine olan sevgilerinin yeterince açık ve derin oluşu mu?
O kadar sessizleşti ki dünya o anda ikisi de sessizlikten korktular.
Sözcüklere ve cümlelere ihtiyaç duyacaklarını sanmaları ne büyük yanılgıydı. Aynı masada karşılıklı ve bir süre sonra da yan yana oturdular. 
Yürüyerek uzaklaştılar. Daha doğrusu uzaklaştıklarını  düşündüler ama yeniden karşılaştılar. Yeniden karşılaştıklarında da konuşamadılar…




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder