19 Mayıs 2013 Pazar

Sarı Yağmurluk



Yeni bir şarkıyı dinletmek istiyorum sana. Sarı yağmurluğunla o akşamüstü o kadar doğal ve neşeli görünüyordun ki neşeni kaçıracak huzursuzluğumdan bahsetmeyi kendime yakıştıramadım.

O akşamüstü yeryüzünde tanık olduğumuz her şey bizi içine alıyordu. Ormanları, geyikleri, sincapları düşünüyorduk beraber. Sen bana "şimdi ormanda bir ağaçsın" dedin ve ben ağaç oldum. Şimdi " düşünür olma zamanı" dedin ve ben düşünür oldum. Senin ol dediklerini olurken sıkıntı yaşamıyor hatta başardığımı gördükçe oyunun devam etmesini istiyordum.

Bendeki huzursuzluktan eser kalmamıştı. Yeni bir şarkı dinledim ve çok seveceğini düşünüyorum. Sarı yağmurluğunla o akşamüstü sokaklarda dolaşırken bir kitap okuduğundan ve çok etkilendiğinden bahsetmiştin. Soru sormaya çekinmiş olmalıyım. Sen de soru sormamı  beklemiş olabilirsin. Kitabı çok merak ediyor ve bana ilk mektubunda o kitaptan bahsetmeni istiyorum.

O akşamüstünü belleğimden çalma ve geleceğime yerleştirme imkanım olsa hiç tereddüt etmezdim.

Sarı yağmurluğun olmak istiyorum.
Aklına gelen düşünce olmak istiyorum.
Uyandığında bana mektup yazmak için istek duy...

Not: Kitaptan bahsederken kendinden de bahset olur mu?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder