19 Nisan 2020 Pazar

Ceviz, Badem ve Sakız







Sisin içinden çıkıp geldi. Göz gözü görmüyordu, hava soğuktu, içecek bir yudum su yoktu ama misafir dayandı ve geldi. Kapıyı rengarenk boyamıştım, salonda halı yerine renkler vardı, duvarlar renksiz olsa da ev oldukça renkliydi. Kedim Ceviz misafiri benden önce karşıladı gözleriyle. Ceviz'in mırıltıları her zaman kalbime iyi gelmiştir, şifadır. Sisliydi hava. Misafir renkli kapıyı çalarken tedirgindi ama benim evde olduğumu anlayınca rahatladı. Cevizle konuşmaya başladı. Diğer kedim ortalıkta gözükmediği için meraklanacaktım ki misafirin kalp atışları odayı huzurla doldurdu. Diğer kedim mutfağın penceresinden sisli havaya bakıyordu. Diğer kedime seslendi misafir, diğer kedimin adı da Badem. 

Badem renkli bir kediydi, tüylerinin renginden söz etmiyorum. Ceviz de renkli ama Badem bir başka...Misafirin sesini sonunda duydu Badem ve kıpırdadı yerinden, kalp kalbe karşıdır dedim misafire tam o anda. Sohbet koyulaşırken sis dağıldı. Ev misafirle şenlendi. Şimdi renklerden bir renk seç dedim misafire. Oyun mu bu dedi gülümseyerek. Ceviz ile Badem koşturuyorlardı evin içinde. Kalbimden geçen renk mi yoksa aklımdaki renk mi dedi misafir. İkisi de olabilir dedim. O da Bademin rengini seçiyorum dedi. Ama o rengarenk dediğmde Ceviz sitem eder gibi miyavladı. O zaman kalbimin rengini, maviyi seçiyorum dedi misafir.

 Misafir ev sahibi oldu ve ev sahibi misafir. Sis kalmamıştı. Ceviz ve Badem yorulduklarından olacak uykuya dalmışlardı. Kalbim hızlı hızlı çarptı ev sahibine çayı uzatırken, tadı nasıl olmuştu, merak ediyordum. Ellerine sağlık dedi ev sahibi. Ceviz gerinmeye başladı, uyanacak gibiydi. Badem ise oldukça rahattı. Ceviz'in tuhaf ve güzel bir huyu var diye başladım anlatmaya. Ev sahibi beni dinlerken çantasında bir şey arıyor gibiydi, telefonunu buldu, "bak bu da benim sokakta baktığım kedim, ismi Sakız" dediğinde hayretler içindeydim, ama bu kedi siyah demekle dememek arasında tereddüt ettim bir müddet. Sonunda çenemi tutamadım, söyleyiverdim. Güzelce gülümsedi ev sahibi, düşünceli düşünceli durdu ve dedi ki "bu da benim bakış açımın rengi". 

Anlamıştım neden bahsettiğini... Güneşli, pırıl pırıl bir gecede uyurken diye söze, yazıya başlanabilirdi ve ben bunu bu ana kadar bilmiyordum. Üstelik bu söz mantık sınırlarını aşsa da dinlenir ve anlaşılırdı, bunu da bilmiyordum. Ceviz ve Badem pür dikkat bizi dinliyorlardı. 

Yasemin Şenyurt
19.04.2020
06.30 
Ankara

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder