17 Mayıs 2012 Perşembe

Susam

Yakasına düşen susamları eliyle temizliyordu. Onu şaşkınlıkla izlerken yakaladım kendimi. Gözlerime biriken yaşlar yakama düştü. Şehir tüm bu olanlardan habersizdi. Türkiye’de bütün gazetelerde hemen hemen aynı manşet göze çarpıyor ve herkes birbirinden hatta herkes kendinden korkuyordu. Oturduğumuz kafede ona sonu gelmeyen cümleler kuruyordum. Son susamı da yakasından alınca konuştuklarımdan sıkıldığını fark ettim. Bir dakika bekler misin dedim ve bir simit alıp masaya getirdim. Sanırım her şey açıktı. Simidi bölüştük. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder