14 Nisan 2015 Salı

BALIKLAMA DALINACAK BOŞLUKLAR



Aslında bütün mesele seçmekte. Olasılıkların içinden tek birinin bizim irademizle gerçeğe dönüşüyor olmasında. Şu andaki eylemimin, düşüncelerimin ve davranışlarımın sorumlusu benim. Beni etkileyen tüm unsurları olumsuz ya da olumlu olarak değerlendirerek yaşamak benim elimde. O unsurların kendisi bir başkasının yaşamında bambaşka etkilere yol açıyorsa olanlardan daha çok önemli olan benim bakış açım. 

O halde yaşarken bir gücümüz var ve bu güç sayesinde hayatta kalıyor ve anlam arayışı içerisinde olabiliyoruz. Bu hayatın anlamı ve benim kim olduğum soruları en güç sorular olmakla beraber kendimizi tanımak istiyor oluşumuz bizi başka bir insan yapar yani olasılıklarımızı tanıma ve değerlendirme açısından güçlü bir insan yapar. 

Kim olduğumuzu an an yaratma gücüne ben özgürlük diyorum. 

Cinsiyetimiz, yaşımız, dilimiz bizim biz olmamıza ne kadar katkıda bulunabiliyor? İzlediğimiz bir film bizim yaşamımızı değiştirmemizi sağlıyor mu? Tanıştığımız bir insana ilk anda kim olduğumuzu anlatabiliyor muyuz? Eğer kim olduğumuz meselesi üzerinde kafa yoruyor ve kim olduğumuzu her an yaratamasak da bu gücün farkındalığına sahip olabiliyorsak özgür müyüz? 

Bu soruları takip ederek nereye varabileceğimi bilmiyorum. Yaşarken çeşitli insanlarla çeşitli konularda sohbet edebiliyoruz ve birikiyoruz. Bu sohbetler esnasında birikirken kendimizi tanımamız aynı anda mümkün mü? Okumamak, araştırmamak ve soru sormamak üzerinde temellenen bir hayat gerçekten yaşamaya değer mi? Hayatın hoş yönlerine kapılırken aslında kendimizi ve zamanımızı tüketme konusunda düşünüyor muyuz? 


Kim olduğumuzu yaratırken boşluklara ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Kim olduğumuzu yaratırken boşlukların zaaf olarak görülebileceğini bilsek de boşluklar aslında bizleri eğitebilir. 

İnsanın seçebilmesi ve seçtiklerinin sorumluluğunu üstlenebilmesi sayesinde gerçekten anlamlı bir yaşam mümkündür. Bu anlamlı yaşam için sorulara ve boşluklara her zaman olduğundan daha fazla önem gösterebilirsek kendimize cevap vermemiz kolay olacaktır. 

Yaşamı tüketmek değil de ona katılmak istiyor ve sevmek konusunda kendimizi geliştirmek için çabalıyorsak kendimizde yakaladığımız boşluklara balıklama dalmalı ve derinleşmeli...

Yasemin Şenyurt

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder